Aral Gölü (Kazakça: Арал Теңізі (Aral Teñizi); Özbekçe: Orol Dengizi; Rusça: Аральскοе Мοре (Aral’skoye More): Tacikçe: Баҳри Арал (Bahri Aral); Farsça: دریاچه خوارزم (Daryâche-ye Khârazm), Kazakistan – Karakalpakistan (Özbekistan) sınırları içinde olan göldür. Önceki yıllarda 68,000 km² yüzölçümüyle Asya’nın ikinci, dünyanın dördüncü büyük gölüydü. Son yıllarda aşırı sulama nedeniyle eski yüzölçümünün %90’ını kaybetmiştir. 1960’ta yüzölçümü 68.000 km² olan Aral Gölü, 2005’te 3/4 oranında küçülmüştür.
Sovyetler Birliği döneminde 1960’lı yılların başında, ekonomistler Özbekistan ve Kazakistan’daki pamuk ekiminin yoğunlaştırılması kararını alırlar. Arazileri sulamak için, Aral Gölü’nü besleyen Ceyhun ve Seyhun nehir suları yönlendirilir.
1960’lı yıllardan beri göl yeterince beslenememektedir. Sıcakların da etkisiyle gölalanı %80 oranında küçülmüştür. Göl suları 150 km içeri çekilmiş durumdadır.
1960’larda senede yaklaşık 20 cm, 1970’lerde senede 50–60 cm ve 1980’lerde senede 80–90 cm su azalması yaşanmıştır. 1989’da ise Aral Gölü ikiye ayrılmıştır. Küçük göl (kuzey) ve Büyük göl (güney).
Gölün küçülmesiyle birlikte suyunun tuz oranı da artmaya devam etmektedir. Bu tuzlanmadan dolayı birçok balık türlerinin nesli tükenmiştir.
Gölün balıkçılarının ticari ve ekonomik durumunu düzeltmek adına Hollandalı bir bilim adamının ortaya attığı ilginç fikir üzerine göle, tuzlu suda yaşayan balık türleri yerleştirilmiştir. Şu an gölün balıkçılarının bazıları, örneğin; Kalkan Balığı avıyla geçinmektedir.
Batı Türkistan’da Özbekistan ile Kazakistan arasında kalan gölün büyük kısmı Özbekistan’a dahildir. Büyüklük sırasına göre; Hazar Denizi, Superior (Kuzey Amerika), Victoria (Afrika) göllerinden sonra gelir.
Jeolojik “Diluvyal devirde” Aral Gölünün yüzeyi daha yüksekte olup güney tarafından Hazar Denizi ile bağlantısı vardı. Karakum, Kızılkum ve Üstyurt çölleriyle çevrilidir. Gölün bulunduğu bölgede yazları çok sıcak geçen kurak bir iklim hüküm sürer. Akarsuların göle su taşımalarına rağmen buharlaşma, gelen sudan daha fazladır. Bu bakımdan göl gittikçe küçülmektedir.
En derin yeri 68 metrelik bir çukurdur. Geri kalan kısmının derinliği 20 metreyi geçmemektedir. Gölün denizden yüksekliği 48, Hazar Denizi’nden yüksekliği 78 metredir. Genişliği 228 ve uzunluğu 420 kilometredir.
Gölün batı kıyıları dik, doğu ve güney kıyıları düz ve yassı, kuzey kıyıları ise girintili çıkıntılıdır. Aral Gölüne Amuderya ve Siri Derya nehirleri dökülür. Ayrıca etrafındaki yüksek dağların su kaynakları ile beslenir. Etrafı çöl olduğundan göl kenarında şehir yoktur. Göle Taşkent-Orenburg demiryolu yakındır.
Aral Gölü’nde irili ufaklı pek çok ada ve adacıklar vardır. Bol miktarda balık bulunur. Bilhassa sazan balığı bakımından çok zengindir. “Hazar’ı Aral’a Birleştirme Projesi” üzerinde çalışılmaktadır. Bu projeye göre, Obi Irmağı’nın suları Aral’a akıtılarak, Aral Gölü ile Hazar Denizi bir kanalla birleştirilmek istenmektedir.
Büyüklüğü nedeniyle deniz diye de adlandırılan Aral Gölü’nün kuruması Orta Asya için tam bir çevre felaketidir. Göl yatağına çöken toksik kimyasal maddeler cidddi sağlık problemlerine yol açmaktadır.
Moynak, Özbekistan içindeki yarı özerk Karapapak Cumhuriyeti’nin kalbidir. Zamanında Özbekistan’ın balık tüketiminin yüzde 98’i bu kasaba tarafından karşılanmaktaydı.
10 kadar tekneden oluşan balıkçı filosu enkazına tepeden bakan deniz feneri Moynak’ın bir zamanlar Aral Gölü üzerinde capcanlı bir balıkçı limanı olduğunun acıklı bir kanıtıdır.