Yağmur; bulutlardan su şeklinde yağan bir yağış biçimidir. Yağmur taneleri düşme esnasında kuru havadan geçerken bir kısmının veya tamamının buharlaşması sonucu bulut, tabandan aşağı doğru sünüyormuş gibi görünür bu duruma VİRGA adı verilir. Bilim adamlarının yağmurun oluşumu ve yağışı ile ilgili açıklamaları Bergeron Süreci olarak adlandırılır.
Yazın bazı günlerde bulut olduğu halde yağmur yağmamasının sebebi; hava kütlesinin taşıdığı toplam su miktarının az olması sebebiyle yeterince yağış yapacak kadar yoğunlaşmamasıdır. Yapay yağmurlar ise havanın bulutlu olduğu günlerde bulutlara gümüş iyodür bulutu sıkılarak yağdırılır. Havada bulut olmazsa asla yapay yağmur yağdırılamaz.
Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve çapı 0,5 mm’den büyük damlalar biçiminde yeryüzüne düşen yağış, Yağmur olarak adlandırılır. Damlaların çapının daha küçük olduğu yağış türüne çisenti denir. Havadaki nem %100′ü aşınca su buharı yoğunlaşarak su taneciklerini oluşturur. Bu tanecikler rüzgârla sürüklenerek bir araya gelir ve bulutları meydana getirir. Bulut soğuk hava tabakasıyla karşılaşınca buluttaki su yoğunlaşarak su damlacıklarına dönüşür. Bu damlacıklar düşebilir büyüklüğe ulaşınca da yağış meydana gelir. Atmosferin sıcaklığı belirli bir yükseklikteyse yağış, yağmur biçimindedir.
YAĞMURUN FAYDALARI
Yağmur su döngüsünün gerçekleşmesini sağlar. Yeryüzündeki sular yağmur sayesinde temizlenir.
Yağmur suyu tarla bitkileri için yararlıdır. Sulama yapılarak da bitki yetiştirilebilir ancak yağmur suyunun mineral bakımından zengin olması ve belli bir nokta yerine bitkinin her yerine etki etmesi verimi artırmaktadır.
Yağmur suyu içilebilir. İçerdiği mineraller bakımından yararlıdır. Saçlara, ellere ve vücuda sürülebilir. Cildi yumuşak yapar.
Yağmurlar ormanlardaki ağaçların su ihtiyacını karşılamaktadır. Ormanlar sayesinde canlılığın devamı için gerekli oksijen elde edilmektedir.
İlkbaharda yağan yağmurlar sayesinde çiçek tozları ve polenler atmosferde dolaşmakta ve bitkiler arası çeşitliliği ve döllenmeyi olumlu etkilemektedir.
Bulutlar içlerinde indirgenmiş demir, çinko, mangan, vb. eser elementler ile arginine, alanin, proline, valine, ıysine, histidine, aspartik asit, glutamik asit serine vb. hayatın temel taşları olan aminoasitleri taşımaktadırlar.
YAĞMURUN ZARARLARI
Yağmurun en büyük zararı sel oluşumuna sebep olmasıdır. Seller yüzünden insanlar hayatlarını kaybetmekte ve maddi zararlara uğramaktadırlar.
Yağmur bazen ulaşımı aksattır. Yağmurlu havalarda araç lastiklerinin kayması, kazalara yol açabilir.
Yağmurun çok yağması durumunda bazı tarla bitkilerinin gelişimi olumsuz etkilenir. Bazen bitkiler tamamen çürüyebilir. Örneğin İncir bitkisinin hasadı fazla yağmur yağması durumunda yapılamayabilir.
Kışın yağan yağmur sonucu biriken suların buzlanması da insan hayatını olumsuz etkileyebilir.
Çığ düşmesi, yıldırım çarpması, kasırga, fırtına ve hortum yağmurun diğer zararlarındandır.
Yağmurun yağması için su damlalarının belirli bir büyüklüğe gelmesi gerekmektedir. Bu büyüklüğe ulaşabilme, damlaların birbiri ile birleşmesi ile olmaktadır. Bu birleşme 2 türlü olur. Çarpışma ile birleşme ve kristalleşme ile birleşme.
1-ÇARPIŞMA İLE BİRLEŞME:
Buluttaki su tanecikleri rüzgarın etkisi ile savrulurlar. Birbirlerine çarptıkça birleşerek su damlacıklarını oluştururlar. Oluşan su damlacıkları da kümeleşerek su damlalarını meydana getirirler. Bu damlalar belirli bir ağırlığa ulaştıklarında havadan daha ağır hale gelerek yere yağmur olarak düşerler.
2-KRİSTALLEŞME YOLU İLE BİRLEŞME
Hava sıcaklığının birdenbire düşmesi durumunda su tanecikleri donarak buz kristallerini oluştururlar. Bu kristaller yere düşerken daha sıcak bir hava katmanının içinden geçerler. Burada eriyerek yeryüzüne yağmur olarak inerler.